Kızlarağası Medresesi’nde gerçekleşen programda Arvasî’yi, Bozkurt Yaşar Öztürk ve Zekeriya Kökrek anlatırken programa, Arvasî ailesi ismine oğlu Murat Arvas da katıldı.
Yöneticiliğini Hüseyin Sarıkoç’un yaptığı programda açış konuşmasını gerçekleştiren Mahmut Bıyıklı Arvasî’nin yaşadığı devirde ülke gençlerini ulusal bir çizgiye çağıran milletin evlatlarının, Türkiye eksenli bir bakış açısı kazanmaları için çabalayan bir öncü olduğunu belirtti.
Türkü İslam’dan İslam’ı Türk’ten koparmak isteyen projelere karşı Arvasi’nin yine okunması gerektiğini belirten Bıyıklı şöyle konuştu:
“DİNSİZ BİR MİLLİYETÇİLİK YAYILMAYA ÇALIŞILMAKTA”
“Bir müellifi anmanın en âlâ yolu onun yapıtlarını okumaktan geçer. Arvasi’nin kitapları okuyuculara yeni kapılar açar. Otuz altı yıl sonra onu konuşuyor olmamız hem yazdıklarının hem de yaşadıklarının değerini göstermektedir. Günümüzde dinsiz bir milliyetçilik yayılmaya çalışılmaktadır. Bilhassa kimi gençlerin Tengricilik akımlarına kapıldığını görmekteyiz. Türk milleti İslam’dan koparılırsa millet vasfını kaybeder. Türk milleti İslam’ın hadimi olmakla gurur duyan bir millettir. İslam’a hadim olanın dünyaya hâkim olacağı şuurunu taşımıştır cetlerimiz. Türk ve Müslüman kalarak bizi yok etmek isteyen emperyalimize karşı direnebilir, öteki milletlere de öncülük edebiliriz. Gururlu bir mazimiz var. Türk milleti hiçbir vakit ırkçı olmamıştır. Gençleri ırkçılık hastalığına bulaştıranlar bu millete en büyük berbatlığı yapmaktadır. Merhum Arvasi, hayatı boyunca bu münasebetlerle kafatasçılığa ırkçılığa karşı uğraş etmiştir. Arvasi, milletler muvazenesinde istediğimiz maksada ulaşabilmemiz için ulusal manevi kıymetlerimize sahip çıkmamız gerektiğini salık vermiştir. Büyük entelektüel ve gönül adamı olan Arvasi tıpkı vakitte iz bırakan bir öğretmendir. İslâm dünyasının ve bütün mazlum milletlerin ümidi olmaya namzet bir gençlik yetiştirmek için harika uğraş göstermiştir. Bu toprağın çocuklarının ithal fikirlere kapılarak birbirine kırdırılmasına karşı durmuştur.
‘Gazeteci Müellif Hüseyin Sarıkoç Arvasi’nin kendilerine ‘Yenileşeceksiniz ve her türlü yeniliğe açık olacaksınız, her türlü yeniliği takip edeceksiniz çağdaşlaşmaya ve gelişmeye kendi bedellerinizi koruyarak açık olacaksınız.’’ dediğini belirtti.
Eski Milletvekili Bozkurt Yaşar Öztürk de “Hiçbir yazısında ve sohbetinde hocam Kürt sıkıntısı dememiştir. Doğu ve Güneydoğu sıkıntısı demiştir. 12 Eylül darbecileri hocamı hücreye atarak sıhhatini bozdu. Fakat hiçbir vakit çabayı ve yazmayı bırakmadı. Hasta haliyle bile Anadolu’dan gelenlere, on binlerce öğrencisine kapısı daima açıktı. Dersine giren öğrenciler, hiç girdikleri üzere çıkmazlardı. Kesinlikle bir şeyleri alır ve çıkarlardı.’’ diye konuştu.
Dr. Zekeriya Kökrek, Arvasî’nin felsefefi tarafına değinerek şöyle konuştu. ‘’Ona nazaran gerçek, insanı etkileyen ve bilgi sahibi olmaya zorlayan her şeydir. İnsan hem kendi dışındaki âlemden hem kendi içindeki âlemden hem bunların ötesindeki ilahî âlemden etkilenmekte olduğunu ve bilgi kazanmaya muhtaçlık duyduğunu tabir eder. Gazali’nin maddi âlemde (nesneler aleminde) aklın duyuları düzeltmesine benzeri bir düzeltmeyi nefsî âlemde (özneler aleminde) yapmasını gerekli görür. Buradan hareketle, Arvasî, kendi ontolojik ve epistemolojik görüşlerini ortaya koyar.
Arvasi ailesi ismine konuşan Murat Arvasi de babasının örnek bir insan olduğunu belirterek kendilerini İslam terbiyesine nazaran yetiştirdiğini söyledi. Arvas, şöyle konuştu:
“Bizleri her konuda tatlı sert bir halde İslam ahlak ve terbiyesine nazaran yetiştirmiştir. İslami buyruk ve yasaklara isteyerek uymamız konusuna değer vermiştir. Bu sebeple aklımıza gelen her soruyu sıkılmadan, ciddiyetle sorabileceğimizi, saklamamamız gerektiğini sık sık telkin etmiştir. Bilhassa de palavra söylemememiz konusunu sık sık tembihlerdi. Beni en çok etkileyen özellikleri müşfik, merhametli, halden anlayan, lakin kendisini suistimal ettirmeyen, aralık koymasını bilen, çok okuyan, araştıran ve dinleyen, sonra da üretmesini bilen, girişken ve toplumsal temasları geniş olması idi. Kendisi şahsen şunu söylemiştir: ‘İsteseydim, güçlü bir muhitte ruhsal rehberlik ofisi açıp, çok varlıklı bir hale gelip lüksüme, keyfime bakabilirdim. Lakin aksine ve elhamdülillah ki kutlu davam yolunda memur ve emekli maaşımla insan yetiştirme yolunu tercih ettim. Bundan da çok memnunum!’”
Program izleyicilerin kısa kısa his kanılarını paylaşmasının akabinde sona erdi.